Düne kadar Messi’yi Ronaldo’dan fazla seviyordum. Ancak bugün Ronaldo’nun hayat hikayesini okuduktan sonra, Ronaldo’yu daha çok sevmeye başladım.
İsterseniz niye sevdiğini anlatmaya çalışayım. Yıllar önce Sporting Lizbon’un altyapı hocası, Ronaldo ve Albert isimli iki futlcudan birisini altyapıya alacağını iki futbolcuya söyler. Hoca, Ronaldo ve Albert’i karşısında alarak, “Şimdi ikinizi de ayni takımda oynayacağım. Hanginiz fazla gol atarsa onu tercih edeceğim” dedi.
Ronaldo ve Albert ayni takımda forma giydikleri maçın ilk takısında, birer gole imza atarlar. Karşılaşmanın son dakikaları içinde Albert, rakip kaleciyi de geçtikten sonra, gol atması an meseleydi. Albert, gol atmak yerine pası Ronaldo’ya vererek, arkadaşının golü atmasını sağlar. Sporting Lizbon’un hocası, maçın bitiminde takıma Ronaldo’yu alır. Soyunma odasında Ronaldo, Albert’e “Golü senin atman gerekirdi, niye atmadın?” diye sorar. Albert, Ronaldoya, “Sen benden çok daha iyi futbolcusun. Onun için golü sana attırdım” diye yanıt verir.
Yıllar sonra Ronaldo, bugünkü şöhretini yakalarken, Albert ise sıradan bir oyuncu olur. Ronaldo’nun hayat hikaesinin araştıran bir gazeteci, Albert’in evini bulur ve gözlerine inanamaz. Sıradan bir futbolcu olan Albert, sarayı andıran bir evde oturuyor ve kapısında son model bir bulunuyor.
Gazateciler Albert’in vermiş olduğu röportajda, Ronaldo’nun kendisine maddi ve manevi büyük destek verdiğini belirtir. Yıllarca Albert’te yardımda bulunan Ronaldo, yaptığı bu iyiliği basından sır gibi saklaması, bana göre övgüye değer…
Gel de bölge güzel bir insanı sevme ve gıpta etme…. Birde bizim ligimize dönelim… Basın mensuplarına parmak işareti yapanmı ararsın? Rakip oyuncularına aşağılamak için, tıngır mıngır eline elen topu poposuyla kalecimi ararsın, yoksa köpek takliti yapan oyuncumu ararsın…
Helal olsun sana be Ronaldo… Bundan böyle en büyük sensin… Messi’yi ve Barcelona’yı bırakma kararı aldım…
