Şampiyonluk, ikincilik, Avrupa yarışı var. Öncelik oynanıp herkesin hak ettiği şekilde bitirmesi. Farklı şeyler gelişirse alınacak kararlara herkesin saygı duyması gerekir ama en doğrusu sezonun bitirilip bir sonraki sezonun daha geç başlaması.

Herkesin eşit şartlarda olduğunu düşünüyorum. İç saha avantajını daha iyi kullanan takımlar için zor olabilir. Biz de seyircisiz oynamanın zorluğunu son Trabzon maçında yaşadık.

Herkes kısa vadede küçülecek. Sadece futbolda değil bütün sektörlerde küçülme kaçınılmaz. İki çözüm var: Birincisi, altyapılardan Türk oyuncu çıkarmak ve o oyuncularla kadroları desteklemek. İkincisi de 1 liralık yabancı oyuncuyu 3 lira verip transfer etmemek. Maaşları makul seviyeye indirmek gerekiyor. 500 bin Euro’luk oyuncuya 3 milyon verirsek burası tabii ki cazibe merkezi haline gelir.

Futbolcular, yönetimler, başkanlar. İyi bir çalışma ortamında biz de ekibimizle birlikte elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bu sene önemli. Çünkü ilk defa şampiyonluk yarışı içerisinde olan bir takım çalıştırıyoruz ve son 8 haftaya iyi yerde girdik. Avrupa’da çeyrek final oynayan ve Türkiye’de de şampiyonluk yaşayan bir takım yöneten teknik adam olmayı isterim. Şampiyonluğu kazanarak bir sonraki sene Şampiyonlar Ligi’nde boy göstermek istiyorum.

Üzülmüyorum. Sağlıklı olduğumuza seviniyorum. Başarılar gelir geçer, sağlık çok daha önemli. UEFA’nın bitirme niyeti var. Devam ederlerse inşallah çeyrek finale çıkabiliriz. Ülke puanı bizim için çok önemli. Bu şekilde bitse de ülke puanını istediğimiz yerde tuttuk.

Teknik adamlıkta yaşın önemli olduğunu düşünmüyorum. Bazen 70 yaşındaki bir hoca da 30 yaşındaki de başarılı olabilir. Önemli olan kendinizi güncel tutmanız, yeniliklere açık olmanız. İspanya ve İtalya, ülkemize yakın ligler. İnşallah ilerde böyle bir şey nasip olur.

“Arda, Türk futbolu için çok önemli bir isim. Türkiye’yi Avrupa’da temsil eden en kariyerli futbolcu. O da kendi ile ilgili kararlar aldı ve Başakşehir’den ayrıldı. G.Saray’a hizmet etmeyi çok istiyor. İyi bir Galatasaraylı. İnşallah onun için hayırlısı olur.”

“Futbolculara program hazırladık, tesislerdeki ekipmanları evlerine gönderdik. Bir kısım aletleri kendileri aldı. Ülkedeki durumu göreceğiz sonra tekrar planlarımızı gözden geçireceğiz. Türkiye’yi terk etmemelerini istedik bütün oyuncularımızdan. Karantina süresi var. Dönüşte sıkıntı yaşamak istemeyiz. Kilo almayı yasakladık!”

“Korona günlerinde evdeyiz mecburiyetten. Normal hayatın dışında bir şey yaşıyoruz. Çalışmıyoruz ama evden kendimizi geliştirecek yeni uğraşlar bulup zamanı değerli şekilde kullanmak lazım. Özellikle oğlum Ali Yiğit ile zaman geçiriyorum. Şu an çok mutlu. Yemek yapma, PlayStation, ayak tenisi oynama ve ev içinde eğitsel oyunlar. Yaptığımız bunlar.”