Spor basınının renkli kalemi Aybars Hünalp, bu kez sanata yön veren küratörleri ve Türk sporunun küratör eksikliğini kaleme aldı.
ÖMER KOÇ’UN KOLEKSİYONU, TÜRK SPORUNDA KÜRATÖR EKSİKLİĞİ
Küratör çağdaş sanat bağlamında sergi düzenleyicisi anlamına kullanılıyor. İngiltere’deki gözümüz kulağımız Rıdvan Ertuğ, Koç ailesinin önemli ismi Ömer Koç’un koleksiyonundan İngiltere’ye uzanan nefis öyküyü aşağıdaki gibi paylaşınca ister istemez benim de beynimde farklı fikirler üredi. Öyle ya Türk Sporuna yön veren bunca ismi de kraliyet ailesini yönetir gibi yöneten bir sürü profesyonel var. Bu anlamda küratörler Türk Sporuna yön veren başları yöneten boyunlarla ilgili vurgulara el atsalar kimbilir neler ortaya çıkar.
Rıdvan Ertuğ’un sergiye ilişkin notları ve Türk Uşaklar Mehmet ve Mustafa’nın portre hikayeleri şöyle:
Mustafa portresi Koç ailesinin önemli ismi Ömer Koç’un değerli koleksiyonundan izni alınarak ilk kez bu sergide gün yüzüne çıkacak. Bu tablonun sergilenmesi İngiltere’de uzmanlar tarafından önemli bir an olarak değerlendiriliyor. O sebeple bu sergide Türk kökenli Mustafa ve Mehmet portreleri öne çıkıyor.
Portreler arasında, Alman-İngiliz ressam Godfrey Kneller’in yaptığı ve daha önce Birleşik Krallık’ta hiç sergilenmemiş bir portrede, Ernst August Mustapha von Misitri (daha yaygın olarak Mustapha olarak bilinir) adlı bir Türk uşağı da yer alıyor.
Kral Goerge I’in değerli bir hizmetkarı olan Mustafa, hükümdara kişisel erişimi olan nüfuzlu bir şahsiyetti.
Koç Koleksiyonu’nda değil ama sergide bir Türk hizmetkar portresi daha var. Kral I. George’un has çanta bekçisi olarak geçen Mehmet von Könsigstreu ayrı bir Türk kökenli uşak. Onun da portresi sergilenecek.
Detaylar arasında Türk kökenli Mehmet ve eşi Marie Hedwig’in Hannover Sarayı’ndaki ilk ırklar arası evli çiftlerden biri olduğu da düşünülüyor.
