Hürriyet gazetesi yazarı Murat Fevzi Tanırlı, Cüneyt Çakır için uygulanacak jübileyi yazdı:

Cüneyt Çakır’ın ‘Tek’li jübilesinin hatırlattıkları…

Türk hakemlik tarihinde başarılarıyla nirvanaya ulaşan, Şampiyonlar Ligi finali, 2 kez Dünya Kupası yarı finali gibi sayısız dev maçta boy gösteren, dünya arenasındaki gurur sahnemizin yere göğe sığdıramadığımız üç aktörü: Cüneyt Çakır-Bahattin Duran-Tarık Ongun. “Ailelerimizden çok birbirimizi görüyoruz, 2 saat görüşmeden rahat edemiyoruz” günlerinden, bugün yapılacak ‘tekli’ jübileye!.. Üçü de iyi dostum lakin üzüntüm ve şaşkınlığım, herhangi bir gerekçeden tatmin olamayacağından hiçbirini aramadım.

TFF, jübileyi ‘üçlü’ yapalım diye mi planladı yoksa zaten sadece Çakır için mi düşünülmüştü?
TFF veya MHK’dan “Bahattin Duran ve Tarık Ongun da jübilede olmalı” diyen nezaket sahibi biri çıktı mı?
TFF, Duran ve Ongun’u davet ettiği halde olumsuz yanıt mı aldı? Gerekçeleri neydi?

BiREYSEL BiR SÖZ MÜYDÜ?
“Cüneyt’e jübile sözü verdim” diyen TFF Başkanı Sayın Mehmet Büyükekşi’nin bu jesti, bireysel söz müydü?
Her konuşmasında “Kanatsız kuş uçamaz” diyen ve kulüplerle TFF’nin bağını böyle ifade eden sayın Büyükekşi, Çakır’ın 12 yıllık kanatlarından yoksun jübileye çıkmasını nasıl yorumlamakta?
TFF, “Bahattin Duran ve Tarık Ongun Azerbaycan’da eğitimciliğe başladı. Artık bünyemizde olmayanlara jübile yapmamızı gerektirecek bir durum yok” mu demektedir?
MHK, Duran ve Ongun’u teşekkür plaketiyle uğurladı. Jübile konusunda bir çaba sarfetti mi?
Cüneyt Çakır, “Sayın Büyükekşi, jestinize minnettarım, lakin Türk hakemliğini gururla temsil ederken tüm röportajlarımda ‘ekip’ konusuna dikkat çektim. Birimizin olası başarısızlığı, muazzam zinciri bozma riskine sahipti. Ekip olarak başardık. Bahattin ve Tarık ile jübile yakışır” dedi mi?
Cüneyt Çakır bu cümleleri söyleyip olumsuz yanıt aldıysa “Nazik davetinize teşekkür ederim ancak bu gururu birlikte başardığım ekibim olmadan jübileye çıkmam” diyemedi mi?
KANADI KIRIK JÜBiLE
Tarık Ongun ve Bahattin Duran, “Dünya arenasındaki ilk günden, 8 Mart darbesinde seni yalnız bırakmayıp görev istemediğimiz saniyeye kadar kardeşten öteydik Cüneyt, böyle bir günde nasıl olmayız” dedi mi? Cüneyt, Bahattin, Tarık, MHK ve TFF… Söz sırası sizde… Hangisi?

Duygular, meraklar… Belki abartıyorum, belki de robotlaşan çağın ‘kıymet bilme, vefa, teşekkür’ kavramıyla münasebetinin her geçen gün azalmasının etkisidir.
Goethe’nin dediği “Dünya hassas kalpler için bir cehennemdir” sözüyle hırpalanmak yerine “Öküz öldü, ortaklık bozuldu” sözünün ‘rahatlığına’ mı evrilmeli? Mevlana’ya uzanıp “Ne kadar söz varsa düne ait, dünle beraber gitti cancağızım” mı denmeli?
5 dakikalık kanadı kırık jübileye selam olsun…

Önceki İçerikKatar’da ilk kez kadın hakemler de görev yapacak! Bülent Boğ yazdı
Sonraki İçerikGalatasaraylı eski yönetici Vahap Tanrıverdi’den şok iddia: Fatih Terim’in ekibi Florya’yı soydu!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz