Galatasaray, Antalyaspor’u 5-0 yenerek Başakşehir’i takibi sürdürdü.

Bülent Tuncay, maçı Karar için kaleme aldı:

Galatasaray zaferi
Muslera’ya borçlu

Galatasaray etkilenmiş… Geçen hafta Erzurum’da kaybedilen puanlar ve Medipol Başakşehir’in bu hafta Fenerbahçe’yi de yenmesi Galatasaraylı futbolcuları çok etkilemiş. Belli ki “Bu fark artık kapanmaz” havasına girmişler. Dün bunu özellikle ilk yarıda fazlasıyla gördük. Feghouli’nin rakibe çarpıp ağlara giden ‘tesadüfi’ golü dışında Sarı-Kırmızılıların doğru düzgün pozisyonu bile yoktu.
Buna karşın Antalyaspor kısıtlı kadrosuna ve az adamla gelmesine rağmen net pozisyonlar üretti. Muslera öyle iki top çıkardı ki; birçok kaleci için imkansıza yakındı. İlk yarıda Galatasaray’ı oyunda tutan da Muslera’nın bu kurtarışları oldu. Çünkü ilk 45 dakikada hemen herkes durağandı. Emre Akbaba ve Luyindama ise vasatın da altındaki performansları ile dikkat çekti.
Fatih Terim, ikinci yarıya Emre Akbaba-Donk değişikliği ile başladı. Takım da soyunma odasındaki konuşmalardan olsa gerek biraz daha istekli, derli topluydu. Ama asıl farkı ortaya koyan taraftar oldu. 55’inci dakikaya kadar kötü bir tiyatro oyunu izler gibi suskun olan seyirci bir anda ayağa kalktı ve takımı da ayağa kaldırdı. Sağlı sollu gelen ataklarla oyunu Antalyaspor yarı alanına yığan ve rakibini hataya zorlayan Galatasaray, golleri de peşpeşe buldu. Önce Onyekuru, ardından da Ndiaye şık gollere imza atarak gidip gelen maçı riskli alandan çıkardı. Feghouli-Onyekuru uyumu 4’üncü golü de getirdi. Asıl golcü Diagne’nin sessizliği ise düşündürücüydü. Son bölümde biri iptal edilen 2 gol attı ama maçta ön plana çıkmaktan uzaktı. Adaptasyon süresi sanki biraz uzun sürdü.
İkinci 45 dakikada da iki nefis kurtarışa imza atan Muslera, açık ara sahanın yıldızı oldu. Feghouli ve Ndiaye’nin yanı sıra Onyekuru ile Belhanda da ikinci yarının öne çıkan isimleriydi.
Antalyaspor ortalama bir takım ve bu haliyle ciddi puan topladı ama golcüsü olmadan nereye kadar gider bilinmez. Dün kazansaydı ligde beşinci sıraya yükselecekti ama bu kadar karambol bir düşme hattı denkleminde Yılmaz Vural’la yıllar önce yaşadıkları trajik bir sonla bile karşılaşabilirler.

Önceki İçerikTolga Zengin, şoför kullandığı ve tespih salladığı için mi kadrodışı kaldı? İbrahim Seten’in iddiasına yanıt Fatih Doğan’dan geldi
Sonraki İçerikDigiturk’te Al-Hudaifi fırtınası dinmek bilmiyor! Şimdi de teknikten sorumlu genel müdür yardımcısı görevinden alındı

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz